Zirai Mücadele

Bitkileri hastalık ve haşerelerden korumak için yapılan çalışmalar. Bitkiler, diğer canlılara göre sabit oluşları ve atmosfere açık yüzeylerinin daha fazlalığı sebebiyle hastalık ve zararlı böcek tesirlerine her zaman maruz kalmaktadırlar. Genel olarak hastalık ve haşerelerin bitkilerde% 10 oranında mahsül kayıplarına sebep olduğu kabul edilmektedir. Ancak bu oran tropik bölgelerde % 20´ye kadar çıkmaktadır. Mücadelelerin yapılmadığı zamanlar bazı salgın hastalıklar mahsulün tamamının kaybına sebep olduğu gibi bitkileri de kurutabilirler.

Bitkileri hastalandırarak mahsül kayıplarına sebep olan amiller başlıca iki grup altında toplanmaktadır.

Cansız hastalık amilleri: İklim ve toprak gibi çevre faktörlerinin elverişli olmadığı durumlarda, bitkilerde çeşitli arazlar meydana gelmektedir. Bitkilerin hastalanmasına sebep olan bu çeşit faktörler arasında en önemlileri şunlardır: Düşük ve yüksek sıcaklıklar, aşırı rutubet, topraktaki besin maddesi noksanlığı, ışık noksanlığı, yıldırımlar, kuvvetli rüzgar, havadaki çeşitli kimyevi maddeler.

Canlı hastalık amilleri:

Böcekler: Meyve iç kurtları, meyve ağ kurtları, kırmızı örümcekler, kabuklu bitler, yaprak bitleri, floksera, süne, kımıl gibi.

Mantarlar: Buğday sürmesi, hububat pasları, bağ ve sebze mildiyöleri, meyve, sebze ve bağ küllemeleri, yaprak leke hastalıkları gibi.

Bakteriler: Zeytin ağacı kanseri, turunçgil dal yanıklığı, ceviz bakteriyel yanıklığı, pamuk köşeli leke hastalığı, meyve ağaçları kök kanseri.

Virüsler: Bağlarda bulaşık soysuzlaşma, tütün mozayik virüsü, hıyar mozayik virüsü, pancartepe kıvırcıklığı virüsü, narenciye virüsleri.

Nematodlar:Kök ur nematodları, buğday gal nematodu, soğan ve sarmısak nematodu.

Kemiriciler: Tarla fareleri, kör fare, tavşanlar, sincaplar.

Yabancı otlar: Sarı ot, yabani hardal, köygöçüren, gelincik, yabani yulaf, karamuk, pelemir, kanyaş, sarmaşık, pıtrak, yavşan, tilkikuyruğu, ayrık vs.

Zirai mücadele metodları:

Zirai mücadelede önemli olan koruyucu mücadeledir. Bitkiyi hastalık ve haşerelerden korumak veya hastalık ve haşereleri ekonomik zarar seviyesinin altında tutmak esastır. Bunun için çeşitli metodlar uygulanır.

Kültürel mücadele: Gübreleme, toprak işlemesi ve münavebe yapılarak sıhhatli bitki yetiştirilir. Ayrıca çevredeki hastalık ve haşerelere konukçuluk yapan yabancı otlar ve hastalıklı bitki artıkları sağlam bitkilerden uzaklaştırılarak bulaşmalar önlenir.

Diğer taraftan bazı tehlikeli hastalık ve zararlıların yayılmasını önlemek için zirai karantina tedbirleri uygulanarak; her türlü hastalıklı bitki aksamının bir bölgeden diğer bölgeye veya bir ülkeden diğer ülkeye nakli yasaklanır.

Biyolojik mücadele: Bitkilere zarar veren böceklerin diğer bazı böceklerle (Parazit, predatör) öldürülmesidir. Biyolojik mücadelede kullanılacak canlılar özel olarak yetiştirme laboratuvarlarında çoğaltılarak uygun zamanlarda zarar görülen yerlere salınır. Ülkemizde Antalya ve Adana´da narenciye unlu bitine karşı Cryptolaemus montrouzieri adlı böcek, laboratuvarda yetiştirilerek biyolojik mücadele yapılmaktadır. Biyolojik mücadele, tabii dengeyi korumak bakımından son yıllarda üzerinde en fazla durulan bir mücadele şeklidir.

İlaçlı mücadele: Çeşitli ilaçlar kullanılarak yapılan mücadele şeklidir. Kullanılan bu ilaçlarla hastalık amillerinin bitkilere bulaşması önlenir ve bitkide zarar yapan haşereler öldürülür. İlaçlama, etkili olması sebebiyle bugün için en çok kullanılan bir mücadele şeklidir. Ancak kullanılan ilaçların insan, hayvan ve çevre sağlığı üzerinde olumsuz tesirleri bulunmaktadır. Zirai mücadele ilaçları kullanıldıkları hastalık ve haşerelere göre şu gruplara ayrılmaktadır.

Böcek öldürenler (İnsektisit)

Mantarları öldürenler (Fungusit)

Bakterileri öldürenler (Bakterisit)

Yabancı otları öldürenler (Herbisit)

Örümcekleri öldürenler (Akarisit)

Kemiricileri öldürenler (Rodentisit)

Nematodları öldürenler (Nematisit)

Salyangozları öldürenler (Molluskisit)

Kuşları öldürenler (Auenisit)

Karıncaları öldürenler (böcek, tavşan v.s.) (Reperlent)

Çekirgeleri öldürenler (Atraktanlar)

Zirai mücadele aletleri:

Zirai mücadelede kullanılan ilacın uygulama şekline, mücadelenin yapılacağı yerin büyüklük ve arazi yapısına göre çeşitli aletler kullanılmaktadır. Son yıllarda geniş alanlarda bu iş için geliştirilmiş zirai mücadele uçak ve helikopterleriyle ilaçlama yapılmaktadır. Zirai mücadelede kullanılan başlıca aletler şunlardır:

Tozlama aletleri: El körükleri, göğüs körükleri, sırt körükleri, arabalı körükler, motorlu tozlayıcılar, uçak körükleri.

Püskürtme aletleri: El pülverizatörleri, sırt pülverizatörleri, arabalı pülverizatörler, motorlu pülverizatörler, sisleme pülverizatörleri (Atomizör).

Zirai mücadele ilaçlarının kullanılmasında dikkat edilecek hususlar:

1. Zirai mücadele ilaçları daima kilitli ve meskun olmayan yerlerde, kapalı odalarda ve dolaplarda saklanmalıdır. Boş orijinal ambalaj kapları başka maksatlar için asla kullanılmamalı, çocukların ulaşabileceği yerlerden uzak tutulmalıdır.

2. İlaçlar, içerisinde gıda ve yem maddeleri bulunan mutfak, ahır ve benzeri yerlerde hazırlanmamalıdır.

3. Zirai mücadele ilaçları yalnız ambalajlarının üzerinde kullanma talimatlarında gösterilen dozlarda kullanılmalıdır.

4. İlaçların kullanılması sırasında koruyucu elbise, lastik çizme giymeli, ayrıca koruyucu gözlük ve maske takılmalıdır.

5. Koruyucu elbiseler sık sık değiştirilmeli ve temizlenmelidir.

6. Zirai mücadele ilaçları ile çalışırken yemek yememeli, su ve sigara içilmemelidir.

7. Özellikle iş esnasında ve işten sonra alkollü içkilerin kullanılması çok tehlikelidir.

8. İlaçlamadan sonra ve her yemekten önce eller su ve sabunla itina ile yıkanmalıdır. İlaçlar asla deriye ve göze temas ettirilmemeli ve herhangi bir şekilde temas ettiği zaman bol sabunlu su ile yıkanmalıdır.

9. Tıkanan meme ve hortumların üfleyerek açılmaya çalışılması tehlikelidir.

10. Rüzgara karşı ilaç atılmamalıdır.

11. Arılara karşı, zehirli olan ilaçlarla çalışırken özel itina gösterilmeli ve ilaçlama öncesi kovan sahiplerine haber verilmelidir.

12. Hazırlanan ilaçlardan arta kalanlarla, aletlerin temizlenmesinde kullanılan suları asla su çukurlarına, derelere, nehirlere, göllere ve denize dökülmemeli bunlar açılan bir çukur içerisine dökülmelidir.

13. İlaçların kalıntıları bazan hayvanlarda bariz bir zarar meydana getirmekle birlikte, ürünlerine mesela süte geçebilmektedir. Sebze ve meyveler ise kullanılmadan önce mutlaka yıkanmalıdırlar.

14. Zirai mücadele ilaçları ile çalışanlar bedeni ve ruhi yönden sağlıklı olmalı ve aynı zamanda kendilerine kullanma, zehirlilik ve dikkat edecekleri hususlar hakkında bilgi verilmelidir.

15. Gündüzleri devamlı olarak 8 saatten fazla ve peşipeşine 6 günden fazla sürelerle, mücadele ilaçları uygulamalarından kaçınılmalıdır.

16. Üşüme, bronşit ve mide rahatsızlığı olan şahıslarla, ellerinde çatlak ve yaralar bulunanlar zehirlere karşı Özellikle hassastırlar. Böyle kişiler sıvı ve toz ilaçlarla çalıştırılmamalıdır.

17. Eğer iş esnasında veya işten sonra baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi, göz kararması ve diğer rahatsızlıklar meydana gelirse işi derhal durdurmalı, kirli elbiseler çıkarılmalı ve doktor çağırmalı veya hasta derhal hastaneye kaldırılmalıdır.